Tek Taraflı Yaralanmalı Trafik Kazası-Yargıtay Kararı


T.C YARGITAY
17.Hukuk Dairesi
Esas: 2017/ 1149
Karar: 2017 / 11730
Karar Tarihi: 18.12.2017
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
 
Davacı vekili, davacının sürücüsü olduğu ve davalı şirkete … poliçesi ile sigortalı aracın, …-… karayolunda seyri sırasında lastiğinin patlaması sonucu tek taraflı trafik kazası yaptığını, bu kazada davacının yaralandığını, araçtaki teknik arızadan kaynaklanan kaza nedeniyle oluşan zarardan işletenin sorumluluğunu teminat altına alan davalı sigortacının sorumlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla geçici işgücü kaybı karşılığı 500,00 TL, sürekli işgücü kaybı karşılığı 500,00 TL, yol ve tedavi gideri karşılığı 500,00 TL. olmak üzere toplam 1.500,00 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
 
Davalı vekili, poliçe limitiyle sınırlı olarak zarardan sorumlu olduklarını, trafik sigortacısının işletenin 3. kişilere olan sorumluluğunu teminat altına aldığını, davacı sürücünün zarardan işleten ile birlikte sorumlu olduğunu ve bu nedenle kendilerinden tazminat talep edemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
 
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davaya konu kazada davacının tam kusurlu olduğu, davalının poliçe ile 3. kişilerin zararlarını teminat altına aldığı ve davacının 3. kişi sayılamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen hükmün, davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemiz’in 14.12.2015 tarih ve 2015/6810 Esas- 2015/14001 Karar sayılı ilamı ile; “davanın davalı sigortacı yönünden zorunlu mali sorumluluk sigortası sözleşmesine dayandığı; dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nun 1483, 3, 4/a ve 5. maddeleri gereği uyuşmazlığın ticari dava niteliğinde olduğu, çözümünün Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görev alanına girdiği gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmesinin hatalı olduğu” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
 
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; Adli Tıp Kurumu’nun raporu gereği davacının kazada tam kusurlu olduğu, davalının 3. kişilerin uğradığı zararları teminat altına aldığı ve araç sürücüsü olan davacının 3. kişi sayılamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
 
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılmış olmasına ve toplanan delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ve ZMSSGŞ’nın A.1. maddesindeki atıf nedeniyle, anılan kanunun 85. maddesinde düzenlenen araç işletenine düşen hukuki sorumluluğu teminat altına alan trafik sigortacısının sorumluluğunun, sadece 3. kişilerin uğrayacağı zararlara ilişkin olmasına; davalıya trafik sigortalı aracın sürücüsü olan davacının bu kapsamda 3. kişi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmamasına göre; davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 18.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir